24 Ekim 2011 Pazartesi

Terör, deprem, trafik kazaları..
Hemen her gün "bugünü de bitirdik" diyeceğimiz şeyler oluyor, duyuyoruz. İnatla kendi bencilliklerimizde boğuluyoruz. En temel hakkımız belki, "ben" tümcesi her şeyin başında geliyor. Geliyor da... Garip değil mi sizce de, orada insanlar ölürken birilerinin caka satma çabaları? Hökümetimize zeval gelmesin söylemleri?
Ya da daha garibi; bir link paylaşıp yaşanan acıyla ilgili, daha sonra moda/eğlence vs. görüntülerinden oluşan videoyu paylaşıp "wooohoooo" şeklinde naralar atmalar?
Hayat kesinlikle devam ediyor, etmeli de zaten. Ama samimiyetsizlik değil mi bu? Ben de yapmışımdır yüksek ihtimal.
"Ben" kişisinin tatmini işte. Daha eksiği ya da fazlası değil..

11 Ekim 2011 Salı

Ne demiş, ne demiş?

Zaten aslında herkes her şeyi bildiği ile övünmez mi? Ve ben yeni şeyler öğrenmeye aç-istekli-hevesli.. Bir o kadar da yarıda bırakma endişesi.

Olsun, başlamalı istediklerine. Sonra istersen yarıda bırak. Başlamalıııııııı!

Heheyyyttt FORTEEE!

10 Ekim 2011 Pazartesi

title!

 

ağızda bırakılan kekremsi tat,

ki bunu bir çok kişi tanımlamaya çalıştı. Olmadı. Olamazdı; herkesin değeri farklıydı çünkü. Bana tadında bırak dendi. Bırakmadım. Bak ne oldu? Ne olacak, bir hıçkırık silsilesi. Ve ardı arkası gelmeyen düşünceler yumağı. Huzur vermesi gereken şarkıların daha da çok yorması. Hadi ordan’ları insancıkların. Ve bir yerlere – birilerine- tabii olma.

Haydi hayırlısı!

7 Ekim 2011 Cuma

Ya yanlarındakiler?!

merdiven 

 Sanki herkes yanındakini bekliyor gibi. Ya da bir yerlerde duruyorlar diğerleri de. Her halükarda yalnızlıklarını bir kere daha hatırlıyorlar. Ve biraz daha yalnız kalıyorlar. Herkesin yanı boş. Doldurmalık ilişkiler aranıyor her tarafta.

 

Ve demişti ki zamanında birisi ya da belki ben(?) “Sadece ben kişisi kalıyor geriye, gerisi hikaye”